top of page
  • Yazarın fotoğrafıBaşak Kamacı Budak

"BENİM OKULUMDA KÜTÜPHANE VAR"



Geçenlerde tesadüfen kulak ucuyla dinlediğim tartışma programında, bir konuşmacının Atatürk ve İslamiyet ilişkisi üzerine kurduğu bir cümleyi sizlerle paylaşmak istiyorum.


Adını bilmediğim konuşmacı; “Atatürk, Kuran-ı Kerim’in ilk emri olan “OKU” emrini yerine getirmiş olması bakımından, İslam dinine en büyük katkıyı sağlamış liderdir, kişidir. Bu nedenle hepimiz ona minnettar olmalıyız” dedi.


Bu yaklaşımın doğruluğu tartışılmaz. Aynı zamanda bu bakış açısı, ideolojik olarak, Mustafa Kemal Atatürk’ün üzerinde çok fazla spekülasyon yapılan İslam diniyle olan ilişkisi bakımından da doğru bir perspektif sunuyor.


Savaş meydanlarında kitap okuyan bir lider olarak Mustafa Kemal’in, Kurtuluş Savaşı sonrasında en değer verdiği alanın eğitim ve yerli üretim olduğuna şaşırmamak lazım.


Peki şimdi biz ne yapıyoruz?


Şikayetçiyiz... Çocukların, gençlerin kitap okumadığından şikayetçiyiz.


Toplumun “cahil” olduğundan şikayetçiyiz. Şikayetçiyiz de şikayetçiyiz....


Hem de umutsuzuz. Umutsuzluk, bir toplumu içten içe kemiren ve mevcut koşullara kolayca teslim olmasını sağlayan en büyük hastalık.


Çünkü umudu olmayan korkar...


Gelecek beklentisi olmayan insan, elinde son kalanı kaybetmemek için küçük dünyasında korkar, susar, teslim olur.

Halbuki umut; dayanışmayı kuvvetlendirir, güç verir.

O yüzden umutlu olacağız, çalışacağız, üreteceğiz...

Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yürüttüğüm ve bu yıl 10. Kuruluş Yılını kutladığımız Meandros Kültür, Sanat ve Turizm Derneği olarak eğitim alanında yeni bir projeyi Didim’den başlattık.


“Benim Okulumda Kütüphane Var” Projesi ile kütüphanesi olmayan, Didim’deki devlet okullarına kütüphane kazandırmayı hedefliyoruz. Bir okul ile başladığımız bu kütüphane seferberliğinin diğer okullara da yayılmasını istiyoruz.


Neden mi?


TÜİK 2017 verilerine göre; resmi okul, özel okul ve özel kurs kütüphanelerinin sayısı 2016 yılında, 2015 yılına göre %2 azaldı. Ayrıca bu kurumlardaki kitap sayısı da 2016 yılında bir önceki yıla göre %15,2 oranında azalmış durumda. Demek ki, her geçen gün eğitim kurumlarımızdaki kütüphanelerin ve kitapların sayısı azalma eğilimine girmiş durumda.


Çünkü; okullarda öğrenci sayısı fazla ve buna bağlı olarak sosyal etkinlik alanları ve kütüphaneler için yer yok. Var olanlar da dersliklere çevriliyor.

O zaman ne yapacağız?

Şikayet etmeyeceğiz, umutsuz olmayacağız ve her şeyi olduğu gibi kabul etmeyeceğiz. Okullarımızda çocuklarımızın kitap okuması için ayrılmış Kütüphanelerin çoğalması için hep birlikte çalışacağız, yardımlaşacağız.


Umudu yitirmemek, paylaşarak çoğaltmak ve çocuklarımıza aydınlık bir geleceği bugünden kurmak için sizleri de #benimokulumdakütüphanevar kampanyasına destek olmaya davet ediyorum.

0 yorum

İlgili Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page