Didim, Akdeniz çanağının en önemli marinalarından birine ev sahipliği yapıyor. Karada 600, denizde 580 tekne kapasitesiyle D-Marin Didim, aynı zamanda, 400 tonluk vinci ile Türkiye’nin en yüksek kapasiteli, (tekneleri sudan çıkarmaya yarayan) vincine sahip.
2009 yılında açılan marina, birinci kitle olarak mega yat sahipleri hedef alınarak inşa edildi. Şu anda milyon dolarlık yatlara hizmet veriyor.
Gelelim madalyonun öteki yüzüne...
Didim’de çok sayıda geçimini balıkçılıktan sağlayan vatandaşımız var.
Deniz kıyısında kurulmuş bir kentte, denizin nimetlerinden faydalanmak isteyen çok sayıda küçük tekne sahibi var.
Bu kesimin, Marinadan, yüksek ücret tarifesi nedeniyle, faydalanması imkânsız.
Dertliler... Çözüm istiyorlar ve denizden onlar da medeni bir şekilde faydalanmayı talep ediyorlar.
Kısacası; Didimliler balıkçı barınağı ve halk marinası istiyorlar.
O zaman ne yapacağız?
Öncelikle Taşburun’da yıllardır kullanılan balıkçı barınağının, lojistik olarak güçlendirilmesi, ihtiyaçlar doğrultusunda yeniden düzenlenmesi gerekiyor.
Akbük’te Su Ürünleri Kooperatifi tarafından işletilen liman, vatandaşa ücret avantajı sağlaması nedeniyle bir alternatif olmuş durumda. Ancak kapasitesi yetmiyor.
Denizcilik Sektörleşmeli
Didim’de denizciliğin geliştirilmesi için yaşama geçirmemiz gereken en önemli projelerden birisi; yeni halk marinaları ve balıkçı barınaklarının inşası.
Denizcilik sektörünün gelişmesi için gerekli tüm potansiyellere sahibiz. Üstelik hızla artan nüfusumuz nedeniyle, yeni ekonomik alanları da açmak zorundayız.
Balıkçı barınağı ve halk marinası ihtiyacı her fırsatta, Didim’in 3 Su Ürünleri Kooperatifi (Didim-Akköy ve Akbük Kooperatifleri) tarafından da dile getiriliyor. Hatta Fener Koyu’nda bunun için uygun bir alanı da tespit etmiş durumdalar. Tahsisini sağlamak için uğraşıyorlar. Hep birlikte destekleyelim, taleplerinin her platformda sözcüsü olalım.
Didim kıyılarında, Mavişehir ve Sedefkoy bölgesi de küçük tekneler için uygun bağlama alanlarından.
Son gelen bilgilere göre Aydın Büyükşehir Belediyesi, Mavişehir’de küçük balıkçı tekneleri için 200 kapasiteli bir barınağın çalışmalarına hız vermiş durumda. Bir an önce hayata geçmesini temenni ediyoruz. En azından, küçük kayıklarıyla ekmeğini denizden kazanan balıkçılarımıza bir nefes aldırmış olacağız.
Didim’in nimetlerinden sadece zenginlerin değil, halkın da faydalanabilmesi için el birliği ile çalışmak ve talep etmek zorundayız.
Örneğin; Didim ve Akbük arasında neden deniz ulaşımı sağlanmasın? Yaz-kış, Akbük-Didim arasında yolcu taşıyan tekneler, hem vatandaşa ulaşım kolaylığı hem de yeni istihdam ve iş alanlarına katkı sağlayacak önemli bir proje olarak ön sıralarda yerini almalı.
Denizimizin bize sunduğu tüm olanaklardan, koruma-kullanma dengesini göz önünde bulundurarak faydalanmayı başarmalıyız.
Didim’de yeni açılacak balık çiftliklerini, denizlerimizden kaçak yolla toplanan deniz patlıcanlarını; yani zenginin daha da zenginleşmesi için, memleketimizi nasıl sömürdüklerini değil, kendi taleplerimizi yüksek sesle hep birlikte dile getireceğiz.
Didim bizim, denizlerimiz de bizim olacak.